Oğullar ve Rencide Ruhlar


Kitabı bitireli birkaç hafta oldu gerçi, sıcağı sıcağına yazamadığım için unuttuğum şeyler olabilir belki. Gecikmiş bir yazı kısacası.

Yazarın Tatlı Rüyalar'dan sonra okuduğum ikinci kitabı. Sonda söyleyeceğimi başta söylemek gerekirse ilk kitaptan daha da çok keyif aldım. Alper Canıgüz ismi rastlanıldığı yerde ilgi göstermek vesilesiyle aklımın bir köşesine yazılmış durumda, Gizli Ajans adlı kitabı da okunacak kitaplar listesine.

Kitabın kahramanı "Beş yaş insanın en olgun çağıdır; sonra çürüme başlar." diyen bir velet. 5 yaşında hayatı yemiş yutmuş bir veletin kendisini bir cinayet vakasının ortasında bulmasıyla olaylar gelişiyor. Farklı bakış açıları her zaman ilgimi çekmiş, hoşuma gitmiştir. En aklı başında karakterin 5 yaşında bir velet olması da takdir edersiniz ki gayet farklı bir bakış açısı. Aldığım keyiften kastım iyi bir hikaye kurgusu, zekice kurulmuş cümleler ve düşüncelerin yanında kitabı okurken attığım kahkahalar. Ses veya görüntünün en az birini içeren -radyo, karikatür, tv vs.- performanslara nazaran çok daha zordur sadece yazılı bir metine güldürmek. Yazar da bunu ziyadesiyle başarmış. Hoşuma giden bir-iki kısım:

Çocuklara bakıp da saflık, masumiyet ve güzellik edebiyatı yapanların aklına şaşarım. Ben bizimkilere bakınca, insanoğlunun en alçakça eğilimlerinin en çıplak halinden başka bir şey görmüyorum. Kendimi onlardan çok farklı bir yere yerleştiriyor değilim. Sadece ben, hasbelkader, içimdeki çirkinliği dışavurmanın daha rafine yöntemlerini geliştirmiş bulunuyorum.

-----

"Ben pek uyuyabilecek gibi değilim ama sana iyi geceler" dedi. Beş dakika sonra horluyordu. Çıkardığı gürültü o kadar fazlaydı ki, kendimi ölümün kardeşinin kollarına teslim edene kadar üç beş kere yastığımı çekmem gerekti.

-----

- Ne var ne yok?

- Zor bir soru. Pek emin değilim ama tahminimce her şey var ve yokların içinde saklı.


0 bıdı bıdı:

top