Şampiyon Beşiktaşım Ne İstersen İste Benden

Toraman attı,

şampiyonluk geldi.

Çok uzun zamandır bekliyormuşuz bugünü meğersem. 2009'un en şahane haftasonuydu hiç kuşkusuz.

Hafta boyu zaten içimizde olan heyecan cumartesi sabahı had safhaya ulaşmıştı. Maç saatine kadar ciğerimle geçirdiğim saatler, eğlenceli saatler geçirmenin yanında maç saatine kadar heyecanın bünyeye zarar verecek seviyeye çıkmasına engel olmasıyla hayrıma olmuştur heralde. Maçı tabii ki yiğenler olarak cümbür cemaat izledik. Şampiyonluk kupasının bir kulbundan tutmuşken ayrı ayrı yerlerde heycanlanmak söz konusu olamazdı zaten. İlk yarının bitmesiyle öngörüler tutmuş, şampiyonluk kutlamaları başlamıştı bile. Maçın bitiş düdüğü çaldığında ise şampiyonluğun ilk üçlüsü için sokağa çıkmayı bile bekleyemedik:

Evde üçlü...

Tur için istikamet Beşiktaş'tı. Akaretler, köyiçi, çarşı her yer siyah beyazdı. Yollar araç trafiğine teorikte olmasa da pratikte kapalıydı. Arada bir geçen araçlar yolu kesilip bir o yana bir bu yana sallanırken, belediye otobüslerinin üstleri!! tribüne dönmüştü. Tezahüratlar havada uçuşuyor, arada Fener'le Galatasaray da unutulmuyordu tabii. Etrafta meşaleler yanarken bizim meşalelerin de bizimle beraber eve dönmeleri beklenemezdi:

-----------------------

Cumartesi böyle geçerken pazar statta geçti. Finalinde kupa merasimi olacak eğlenceler silsilesi. Geç gittiğimizden mütevellit eski açıkta ancak yer bulabildik, sahennin arkasında. O ortamda olmak bile yeterdi bittabi. Hem bizim de şansımız ortalık yandığında hem kapalıyı hem yeni açığı görmek oldu:

Yakarız bu gezegeni, yakarızz...

Velhasılı çok beklemişiz bu şampiyonluğu. Sözlükte crimean nickli yazar şöle birşeyler demiş. Katılmamak elde değil.

"boktan giden pek çok hayatı mutlu eden takımdır, takımımdır. bundan yıllar sonra pek çok taraftarında görülebilecek sinir hastalıkları, kanser gibi hastalıkların başlıca sebebi olmasına rağmen hiç bir taraftarı hiç bir zaman kendisini sevmeyi bırakmamıştır. 8-0 yenilirken, bütün dünya üstüne üstüne gelirken bile takımını bırakmamış taraftarlarına olan borcuna sadıktır, bugün de onu ödemiştir."

İyi ki Doğdun

İyi ki doğdun ciğerim.

Belki çok klasik, belki çok kısa. Ama kısa olduğu kadar içten ve net. Öyle sağda solda duyulan klasik versiyonlarında olduğu gibi içi boş değil. "Vice versa" dolu dolu:

İyi ki varsın...

Gel Bu Sene Son Verelim Dertlere


Şampiyon(³) olacağız Beşiktaşım bu sene
Koyacağız cimbomboma(²) fenere(¹)
Gel bu sene son verelim dertlere

(¹) 1. çinko : 13 Mayıs 2009 - Beşiktaş: 4 - Fenerbahçe: 2
(²) 2. çinko : 24 Mayıs 2009 - Beşiktaş: 2 - Galatasaray: 1

Tombalaya bir hafta...

(³) Tombala : 30 Mayıs 2009 : Denizlispor - Beşiktaş

Çok Özledik Be Abi..



Camındaki fotona kurban olayım senin. Ulan hakkaten özledik be.

O Kupayı Görenler Parmak Kaldırsın


Hasta çökel olmazsak gideceğiz demiştik. Biletleri lider olmadan önce almıştık zaten. Haftasonu liderliği ele geçirince keyfimiz ikiye katlandı. Hesap zamanı gelmişti. Ligde yamuk yapan Fener'in hesabı kesilecekti. Atamızın izinden gidip, denize dökecektik üç sene önceki finalde yaptığımız gibi.

Salı gecesi 5 yiğen 1 araba çıktık yola. Duraklamadan Balıkesir'de kahvaltı yapmaktı hedef. Uygun yer bulamayınca Salihli'ye kadar geldik. Az daha sıksak Kordon'da yapacaktık kahvaltıyı. Ziyadesiyle hissedilen açlık, her annenin alamet-i farikasıyla dolu kapların boşaltılmasıyla yerini uykuya bıraktı. Saatler biri yirmi geçe Sabuncu belinin geçilmesiyle İzmir'in kokusu gelmişti burunlara. Az sonra son yokuşun çıkılmasıyla İzmir'in kendisi de çıktı meydana. Arabayı Alsancak'a park ettik, soluğu Kordon'da aldık. Üstümüzde formalar, dilimizde şarkılar, elimizde biralar. O arada Big Boss'un ve yanındaki iki mekanın Beşiktaşlılar tarafından doldurulduğunu görünce daldık mekana, atladık hemen boş kalan son masaya. Vaktimiz 6'ya kadar şarkılarla, tezahüratlarla, yoldan geçen Fenerlilerle atışmayla geçti. O zaman aralığı en az aldığımız kupa kadar zevkliydi. Maça gitmeden İzmir'deki iki kardeşimi M. ile Y. da gelince kadro tamamlandı. Bindik Eshot'a yol aldık stada.

Maçı anlatmaya gerek yok. Herkesin malumu olanlar. Ligin rövanşın alındı. Olası bir şampiyonluğun 10 gün önce İnönü'deki mağlubiyetle kaçan tadı tuzu geri geldi. Geceyi İzmir'de gayet tanıdık eşyaların olduğu anadan da babadan da ayrı kardeşim M.'in evinde geçirdik. Uzun süredir aldığım en güzel uykuydu hiç kuşkusuz. Artık herşeyiyle müthiş geçen günün mü yoksa üniversite yıllarından kalma o meşhur sarı koltuğun mu marifeti orasını bilemicem.

Velhasılı gittiğimize değdi mi? Fazlasıyla. Fener ve kupa muhabbetine girmicem. Yeterince girildi zaten. Şuraya ve Şuraya bakmakta fayda var konuyla ilgili. Ne diyelim nice 27 senelere Fenerbahçe. Fenerli kardeşlerime Şirinler'den bir alıntıyla göndermemi yapıp, yazıma noktayı koyuyorum efenim:

"Belki iyi bir çocuk olursanız, Türkiye kupasını bile görebilirseniz."

Sevgi Acayip Birşey Anam Babam


- Körmüyüm ben? Bu adamın ipiyle kuyuya inilmeyeceğini nasıl göremem?


- İnsan görüyor, görüyor da görmek istemiyor. Gerçek orda tabak gibi karşında duruyor. Sen başını çeviriyorsun. Kondurmuyorsun. Sevgi acayip birşey anam babam. Akıldan fikirden geçtim, görmek bile insana zor geliyor Feride.

Canım Ailem

24. bölüm itibariyle kısa kısa..
  • Dizi henüz başlamadan isimlere bakıldığında Samim ile Ali'nin götüreceği bir dizi olacağa benziyordu. Lakin fikrim şudur ki en ön plana çıkanlar Halim ilen Meliha.
  • İlker Aksum sen ne oyuncuymuşsun be kardeşim. Yabancı Damat'ta da beğeniyorduk, gülüyorduk. Amma velakin drama oyunculuğun ondan da dehşetmiş ya. Bu kadar mı hissederek oynanır, o mimikler o hal tavır nedir be kardeşim. İnsanda Halimle arkadaş olup, dertlerin üstüne iki tek atma hissi uyandırıyorsun. Hele dükkandaki elemanlara neşeliyken iyi davranıp, sinirliyken önünden kovman yok mu bitiriyor beni.
  • Halim ve Meliha'dan sonra benim yıldızım peri kızı Feride. Bu üçlüden en az birinin olduğu bölümleri ayrı bir zevkle izliyorum.
  • Cancan, pambık, kocayanak, örümcek man, merdo, pehlivan.. Bilen bilir. Kız çocuklarına acayip bir sevgim vardır. Her yeri geldiğinde derim, "çocuğum olursa inşallah kızım olur" diye. İşte bu eleman "lan acaba mı?" deyip, bu meseleyi beni bir daha düşünmeye sevk eden eleman.
  • Furkan, Cumali adamımsınız.
  • Olgun Şimşek'te de ne ses varmış yahu. İlker Aksum'un rolüyle birleşince olağanüstü bir sahne çıkmış ortaya. İşte o performans..
  • Tez elden bir soundtrack bekliyorum. Halim'in hüzünlü anlarında çalan bir müzik var, harikulade. Albümde üstte bahsettiğim türkü de olmalı bence. Bir de Samim - Meliha aşkı için bir Zeki Müren şarkısı tabi.
  • Kenan topsun olum. Bu dünyada yatacak yerin yok. Ananı da al git.

Güneşin Zaptı Yakın

Akın var
Güneşe akın!
Güneşi zaptedeceğiz
Güneşin zaptı yakın!



Ankaraspor: 1 - Beşiktaş: 4
Sivasspor:1 - İstanbul Belediyespor: 2


Kanserojen Madde

Beşiktaş : 1 - Fenerbahçe: 2

Üçüncü liderlik maçı. Üçüncü kaçan fırsat. Kanserojen bir madde olarak Beşiktaş. Ya sabır...

Z Raporu - Nisan'09

  • Kurs bitti. Kariyer sitelerinde mesaim başladı. Henüz geri dönüş yok. Kısfmet..
  • İş arama faaliyetlerine başlasak da nisanın öncelikli gündemi Beşiktaş. Şampiyonluk gelsin artık. Umutlandırıp utandırmayın..
  • Kupayı da istiyoruz tabi. Hatta istemekle kalmıyoruz, İzmir'e desteklemeye gidiyoruz.
  • "İş bulacak mıyım?" dan çok "Şampiyon olacak mıyız?" ı düşünen bir bünye. Nasıl bir sevgi türü? Anlam vermek zor. Şurada biraz anlatmıştık gerçi.
top